George Orwell Sözleri

George Orwell, modern distopya edebiyatının öncüsü olarak kabul edilir. Onun eserlerinde karanlık bir gelecek tasviri, yalnızca hayal gücünün ürünü değil, aynı zamanda kendi döneminin siyasi atmosferine karşı bir tepkidir. 1984 romanında betimlediği “Büyük Birader” kavramı, günümüzde bile bireysel gözetim ve devlet kontrolü tartışmalarında sıkça anılır.

George Orwell En Güzel Sözleri

Orwell, sadece uyarı niteliğinde metinler kaleme almakla kalmamış, aynı zamanda dürüst bir yaşam sürerek söylediklerini uygulamaya çalışmıştır. Yazarlık kariyeri boyunca, gerçekleri söylemekten kaçınmayan, vicdanlı bir entelektüel olarak iz bırakmıştır.

George Orwell En Güzel Sözleri

-> Parti her zaman haklıdır.

-> Tarihi güçlü olanlar yazar.

-> Napoleon her zaman haklıdır.

-> Dört ayak iyi, iki ayak kötü.

-> Gerçek, partinin söylediğidir.

-> Korku, itaatin en kolay yoludur.

-> Bilgisizlik, köleliğin temelidir.

-> Hiçbir hayvan giysi giymemelidir.

-> Düşünce suçu, ölmeden önce başlar.

-> İtaat, özgürlükten daha güvenlidir.

-> Hiçbir hayvan yatakta yatmamalıdır.

-> Onlar seni değil, zihnini istiyorlar.

-> Sevgi yoktur, yalnızca nefret vardır.

-> Akıllılık çoğunluğa bakılarak ölçülemez.

-> İnsanı öldüren açlık değil, umutsuzluktur.

-> Sadakat, gerçeğe değil, partiye duyulmalı.

-> Anıların bile partinin iznine ihtiyacı var.

-> Yoksulluğun en kötü yanı, görünmez olmaktır.

-> Özgürlük, iki kere iki dört eder diyebilmektir.

-> Hiçbir hayvan başka bir hayvanı öldürmemelidir.

-> En iyi kitaplar bize bilmediklerimizi söyleyenlerdir.

-> Belki de insan sevilmekten çok anlaşılmayı istiyordu.

-> Gerçekliği yitiren bir toplum, kendini asla kurtaramaz.

-> Zihin kontrol edildiğinde, beden zaten teslim olmuştur.

-> Savaş barıştır. Özgürlük köleliktir. Bilgisizlik güçtür.

-> Yazarın meselesi yaşadığı çağ tarafından belirlenecektir.

-> İnsan, cebinde para yokken dünyaya ait olmadığını hisseder.

-> Paranın yokluğu, insanın kişiliğini örseleyen bir gölgedir.

-> Atıp tutmak kolay. Bendeki dertler sende olaydı görürdüm seni.

-> Tüm kitaplar eşittir ama bazı kitaplar öbürlerinden daha eşittir.

-> Bütün hayvanlar eşittir ama bazı hayvanlar diğerlerinden daha eşittir.

-> Mücadeleyi reddedenler, mücadelede yer alanlardan daha ağır yaralanır.

-> Düşünmek, düşünmek, bir saniyecik bile kalmış olsa düşünmek tek umuttur.

-> Dindarların ve ahlaksızların doğal olarak birbirlerini buldukları bir gerçektir.

-> İnsan devrimi korumak için diktatörlük kurmaz. İnsan diktatörlük kurmak için devrim yapar.

-> Bir domuza bir insana baktı. Ama hangisinin domuz, hangisinin insan olduğu anlaşılmıyordu.

-> Zekilik kadar aptallık da gerekliydi. Ama aptalca davranmak da zekice davranmak kadar zordu.

-> İnsanlar ancak yaşamın amacının mutluluk olmadığını düşünmeye başladığında mutluluğa ulaşabilir.

-> ‎Sahtekârlığın evrensel düzeyde egemen olduğu dönemlerde gerçeği söylemek devrimci bir eylemdir.

-> Belki de, insanların ancak açlık sınırlarına yaklaştıkları zamanlarda söyleyecek şarkıları oluyordu.

-> Modern savaşın ana amacı genel yaşam düzeyini yükseltmeksizin, makinelerin ürettiklerini tüketmektir.

-> Geçmişi denetleyen, diyordu Parti sloganı, geleceği de denetler; şu anı denetleyen geçmişi de denetler.

-> Liderliğin sırrı, kişinin yanılmayacağına olan inancıyla geçmiş hatalardan ders alma gücünün birleşmesinde yatar.

-> Olumluyu olumsuza yeğlerim. Oynadığımız oyunda kazanmak söz konusu değil. Ama bazı yenilgiler ötekilerden daha iyidir.

-> Bilinçleninceye dek başkaldıramayacaklar, başkaldırmazlarsa da hiçbir zaman bilinçlenemeyecekler. (Bu kısım kitapta Proleterler için söylenmiştir.)

-> Şovenist kendi tarafının yaptığı mezalimleri tasvip etmediğini belirtmemekle kalmayıp hatta bunları işitmemek gibi kayda değer bir yeteneğe de sahiptir.

-> Şunu da unutmayın ki, insana karşı savaşırken sonunda ona benzememeliyiz. Onu alt ettiğimiz zaman bile, onun kötü alışkanlıklarını benimsemeye kalkmayın.

-> Yaptığınız, söylediğiniz ya da düşündüğünüz her şeyi en ince ayrıntısına dek ortaya çıkabilirler ama gönlünüzün derinliğine, işleyişine, sizin bile bilmediğiniz o yere el uzatamazlar.

-> Güç araç değil, amaçtır. İnsan devrimi korumak için diktatörlük kurmaz, diktatörlük kurmak için devrim yapar. Eziyetin amacı eziyettir. İşkencenin amacı işkencedir. Gücün amacı güçtür.

-> Peki, bu durum Doğa’nın bir yasası mıdır? Ülkemiz, topraklarında yaşayanlara düzgün bir hayat sunamayacak kadar yoksul mudur? Hayır, yoldaşlar, asla! İngiltere toprakları bereketlidir, havası suyu iyidir yurdumuz, bugün bu ülkede yaşayan hayvanlardan çok daha fazla bol yiyecek sağlayabilir.

-> Kimsenin iktidarı sonradan bırakmak amacıyla ele geçirmediğini biliyoruz. İktidar bir araç değil, bir amaçtır. Kimse devrimi korumak için diktatörlük kurmaz, diktatörlük kurmak için devrim yapar. Zulmün amacı zulüm, işkencenin amacı işkence, iktidarın amacı iktidardır. Şimdi anlamaya başladın mı?

-> Milliyetçilik, insanları tıpkı böcekler gibi farklı sınıflara ayırma ve bu sınıflara dayanarak kimlerin iyi, kimlerin kötü olduğuna karar verme alışkanlığıdır. Milliyetçiye göre, herhangi bir eylemin iyiliği ya da kötülüğünü o eylemin niteliği değil, kimin tarafından yapıldığı belirler. Bizim tarafımızdan yapıldığı sürece ahlaki açıdan hoşğörülmeyecek hiçbir eylem yoktur.

-> Savaş kazanmak amacıyla yapılmaz, aksine savaşın sürekli olması istenir… Toplumdaki hiyerarşinin sürmesi ancak yoksulluk ve cehalet temeli üzerinde sağlanabilir. Savaş başlatma çabası her zaman için, asıl olarak, toplumu açlığın eşiğinde tutmak için superguzelsozler.com planlanır. Savaş, egemen grup tarafından kendi vatandaşlarına karşı yürütülür ve bu savaşın amacı zafer kazanmak değildir … aksine toplumun mevcut yapısını sağlam tutmaktır.

-> POUM milisine 1936 yılı sonunda katıldım. Bir başkasına değil de bu milise katılmamın başlıca nedenleri şunlardı: İspanya’ya gitmeye gazete makalelerim için malzeme toplayabilmek amacıyla niyetlenmiştim. Bunun yanı sıra, eğer çarpışmaya değer gibi görünürse, belki de savaşırım diye muğlâk bir düşünce de vardı kafamda. Ne var ki hastalıklı bünyem ve nispeten az sayılabilecek askeri tecrübem hesaba katıldığında, savaşmak hususunda pek bir kuşkuluydum.

-> İnsan’a karşı savaşırken sonunda ona benzememeliyiz. Onu alt ettiğiniz zaman bile onun kötü alışkanlıklarını benimsemeye kalkmayın. Hiçbir hayvan asla bir evde yaşamamalı, yatakta yatmamalı, giysi giymemeli, içki ve sigara içmemeli, paraya el sürmemeli, ticaretle uğraşmamalı. İnsan’ın bütün alışkanlıkları kötüdür. Ve en önemlisi, hiçbir hayvan kendi türünden olanlara zorbalık etmemeli. Güçlüsü güçsüzü, akıllısı akılsızı, hepimiz kardeşiz. Hiçbir hayvan başka bir hayvanı öldürmemeli. Bütün hayvanlar eşittir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir