Alain De Botton Sözleri
Alain de Botton’un kitapları birçok dile çevrilmiştir ve dünya genelinde geniş bir okuyucu kitlesine sahiptir.Sade ve anlaşılır üslubu sayesinde eserleri, felsefe ile ilgilenen herkesin kolaylıkla okuyabileceği bir nitelik taşır.Eserleriyle, çağdaş insanın kaygılarını ve arayışlarını derinlemesine inceleyen Alain de Botton, modern bir filozof olarak görülmektedir.

Alain De Botton En Güzel Sözleri
-> Sanat, ruhun gıdasıdır.
-> İyi bir kitap bizi susturur.
-> Hayat, cesur olmayı gerektirir.
-> Kitap bize duyarlılık kazandırır.
-> Aşk, insanın en büyük macerasıdır.
-> Mutluluk, küçük şeylerde gizlidir.
-> Sevgi, sabır ve anlayışla beslenir.
-> Aşk, fedakarlık yapmayı öğrenmektir.
-> Hayatın sırrı, anı yaşamaktan geçer.
-> Duygularımız, en büyük rehberimizdir.
-> Zihnin gücünü artıran şey sıkıntıdır.
-> Başkalarını anlamak, empatiyle başlar.
-> Hatalar, bizi daha iyi bir insan yapar.
-> Anılar, hayatımızın sessiz tanıklarıdır.
-> Aşk, en güzel yanılgılarımızdan biridir.
-> Gerçek aşk, bir kusuru affetmekle başlar.
-> Gerçek dostluk, zor zamanlarda belli olur.
-> İnsan olmak, sürekli bir öğrenme sürecidir.
-> Mutluluk, bir hedef değil, bir yolculuktur.
-> Aşk, bizi hem güçlü hem de savunmasız yapar.
-> Kendimizi anlamadan başkalarını anlayamayız.
-> Hayat, yaptığımız seçimlerin bir toplamıdır.
-> Sanat, insanın kendini ifade etme biçimidir.
-> Yeni düşünceler yeni mekanlara ihtiyaç duyar.
-> Başarı, yalnızca maddi kazançlarla ölçülemez.
-> Hata yapmak, öğrenmenin doğal bir parçasıdır.
-> Güzel bir hayat, güzel bir düşünceyle başlar.
-> Bir toplum, sanat ve edebiyatı kadar ileridir.
-> Hayatın güzelliği, onun belirsizliğinde yatar.
-> Sanat, hayatın güzelliklerini görmemizi sağlar.
-> Aşk, çoğu zaman bizim en büyük öğretmenimizdir.
-> Mutlu bir hayat, anlamlı bir hayatla eşdeğerdir.
-> Hayatın anlamı, onu nasıl yaşadığımızda saklıdır.
-> Büyük fikirler, genellikle küçük sorulardan doğar.
-> Zor zamanlar, hayatta en çok öğrendiğimiz anlardır.
-> Başkalarını değiştirmeye çalışmaktan vazgeçmeliyiz.
-> Acı çekmek, insan olmanın kaçınılmaz bir parçasıdır.
Alain De Botton Kitap Alıntıları
-> Mutluluk, sahip olduklarımızı takdir etmekle başlar.
-> Her yeni gün, bir şeyler öğrenmek için bir fırsattır.
-> Hayal kırıklıkları, bizi daha güçlü birer insan yapar.
-> Kendi iç huzurunu bulmak, insanın en büyük başarısıdır.
-> Hayat, beklentilerimizi yönetmeyi öğrenmekle kolaylaşır.
-> Hayatta en büyük zenginlik, sağlıklı bir ruh ve zihindir.
-> Yalnızlık, kendimizi daha iyi anlamak için bir fırsattır.
-> Mutlu bir ilişki, karşılıklı anlayış ve sabır gerektirir.
-> Hayatta asıl önemli olan, kendimizi bulma yolculuğumuzdur.
-> Hayallerimizi gerçekleştirmek için cesur adımlar atmalıyız.
-> Mimarlık, bir toplumun hayallerini ve korkularını yansıtır.
Alain De Botton Aşk Sözleri
-> Her insanın içinde keşfedilmeyi bekleyen bir hikâye vardır.
-> Zor zamanlar, kim olduğumuzu keşfetmemiz için bir fırsattır.
-> Mimari, insanın ruh hali üzerinde derin bir etkiye sahiptir.
-> Zihnimizin huzuru, çevremizin düzeniyle yakından ilişkilidir.
-> Felsefe, hayatın karmaşasını anlamlandırmamıza yardımcı olur.
-> Gerçek bir dost, kusurlarınızı yüzünüze söyleyebilen kişidir.
-> Sanat, hayatın kaosunu anlamlı bir şekle dönüştürme çabasıdır.
-> Gerçek bir ilişki, karşılıklı güven ve saygı üzerine kuruludur.
-> Affetmek, sadece başkalarına değil, kendimize de bir iyiliktir.
-> Mutluluk, çoğu zaman sahip olduklarımızla yetinmeyi öğrenmektir.
-> Kendimizi sevmek, başkalarına sevgi gösterebilmenin anahtarıdır.
-> Kıskançlık, kendi hayal gücümüzün bizi esir almasının sonucudur.
-> Gerçek özgürlük, başkalarının beklentilerinden bağımsız olmaktır.
-> Statü kaygısı, bizi gerçekten önemli olan şeylerden uzaklaştırır.
-> Başkalarına karşı nazik olmak, dünyanın en güçlü değişim aracıdır.
-> Bir şeyi yüceltmeye son vermenin en hızlı yolu ona sahip olmaktır.
-> Başkalarının başarıları, kendi değerimizi sorgulamamıza sebep olur.
-> Korkularımız, çoğu zaman kendimize güven eksikliğinden kaynaklanır.
-> İki insan ayrılırken, şefkatli konuşan taraf aşık olmayan taraftır.
-> Başkalarına yardım etmek, kendimize yardım etmenin en güzel yoludur.
-> Hayal kırıklıkları, hayatın gerçeklerini anlamaya açılan bir kapıdır.
-> Aşkın en güçlü yanı, bizi olduğumuz gibi kabul eden birini bulmaktır.
-> Hayatta önemli olan, her gün kendimizi biraz daha geliştirebilmektir.
-> Mükemmeliyet arayışı, çoğu zaman mutluluğun önündeki en büyük engeldir.
-> Mimari, bir toplumun hayal ettiği mutluluğun fiziksel bir yansımasıdır.
-> Felsefe, hepimizin bir gün ihtiyaç duyabileceği bir ilk yardım çantasıdır.
-> Özgün bir benlik, başkalarından etkilenmeden tutarlı olabilmekle edinilir.
-> Ahlak kitabı yazmam gerekseydi, güleryüzlülüğü vazifelerin başına koyardım.
-> Birini gerçekten tanımak, onun korkularını ve hayallerini anlamaktan geçer.
-> Başkalarının düşünceleri, kendi kimliğimizi inşa etmemize engel olmamalıdır.
-> Gerçek mutluluk, sadece iç huzurdan değil, anlamlı bir hayat yaşamaktan gelir.
-> Zihin önemli düşünceleri, en hareketsiz olduğu sıradan zaman dilimlerinde üretir.
-> İnsanlar inandıkları şeylerin mantıklı olup olmadığını hiç gözden geçirmemişlerdir.
-> Dürüstlüğünüz ve nezaketiniz kesinlikle başkalarının tanıklığına gerek duymamalıdır.
-> Gerçek saygınlık çoğunluğun iradesinden değil, sağlam bir akıl yürütmeden kaynaklanır.
-> Ne istediğimizi bilmemiz normal değildir. Çok ender ve zor bir psikolojik başarıdır bu.
-> Dünyanın en zor şeylerinden biri, herkesin düşünmeden söylediğini, düşünerek söylemektir.
-> Statü endişesi, başkalarının hayatımız üzerinde sahip olduğu görünmez bir kontrol biçimidir.
Alain De Botton Sözleri Tumblr
-> En büyük sanat yapıtları bizim kim olduğumuzu bilmeksizin doğrudan bize seslenen yapıtlardır.
-> Sevgi, karşımızdaki kişinin kusurlarını görebildiğimiz halde onunla birlikte olmayı seçmektir.
-> Erkeklere özgü kendini hor görme hastalığının tek çaresi zeki bir kadın tarafından sevilmektir.
-> İnsanlık bu ya; bir ahlak kitabı yazmam gerekseydi, güleryüzlülüğü vazifelerin başına koyardım.
-> Bitirip de postalamamaya karar verdiğimiz mektuplar, postaladıklarımızdan çok daha ilginç olabilir.
-> Erdemler yüksek mevkilerden dolayı değer kazanmaz; Yüksek mevkiler erdemlerden dolayı değer kazanır.
-> Sanatı, düşüncelerimizi önemli fakat görmezden gelinen yönlere çeken bir şey olarak tanımlayabiliriz.
-> Bilgili olmanın önkoşullarından biri,kişinin kendi cehaletinin sınırlarını görmesi ve kabullenmesidir.
-> Anlamlı bir hayat yaşamak, yalnızca kendimiz için değil, başkaları için de bir şeyler yapmaktan geçer.
-> Bu koşullarda sükunet olanaksız olduğuna göre, belki de marifet en verimli endişelenme yollarını bulmakta.
-> Günümüzde işte mutlu olmamızın bu kadar zor superguzelsozler.com olmasının nedeni gerçekleştiremeyeceğimiz hayaller kurmamızdır.
-> İnsan, günün en az üçte birini tutkulardan, insanlardan ve kitaplardan uzak geçirmezse nasıl düşünür olabilir?
-> Kendimizi adil bir biçimde değerlendirebiliyor olsaydık, bir başkasının eleştirileri karşısında bu kadar yara almazdık.
-> Hiçliğin o keyifli dinginliğini yok yere bozan bir olay diye niteleyebiliriz hayatımızı. İnsan varoluşu bir tür hata olmalı.
-> Kendi seçimimizin, kendi zevkimizin, kendi şüphemizin, kendi arzumuzun ve kendi zayıflığımızın izlerini taşıyan şey güzel olabilir ancak.
-> İnsanların çoğunun benimsediği bir görüşe göre ‘herkes’ gibi olmak, bir insanın başına gelebilecek en kötü şey, tam anlamıyla kadersizliktir.
-> Felsefenin görevi, biz gerçekliğin yıkılmaz duvarını aşmaya çalışırken, isteklerimizin mümkün olan en yumuşak biçimde yere inmesini sağlamaktır.
-> Yaşadığımız zorluklardan utanç duymamalıyız ama eğer bu zorlukları işleyip bunlardan güzel bir şey ortaya çıkaramadıysak belki o zaman utanabiliriz.
-> Bir evdeki eşyaların düzenlenişi, o evde yaşayanın kafa yapısına dair önemli ipuçları verir; bu eşyalar adeta o karaktere dair sözsüz ve eylemsiz hazinelerdir.
-> Temkinli olmaya çalıştığımız zaman aptallıkla suçlanıyoruz. Utangaçlığımız kendini beğenmişlik, başkalarını memnun etme isteğimiz dalkavukluk olarak algılanıyor.
-> İnsanı geçmişini anımsamaya zorlamak onu silah zoruyla hapşırtmaya benzer. Sonuç mutlaka hayal kırıklığına uğratır; gerçek anımsama, tıpkı hapşırık gibi, her isteyince elde edilemez.
-> Mutluluğa ulaşmanın, acıdan tatmin olmanın yolu, acıdan sakınmak değil, acıyı doğal bir şey, iyi olana erişmek için çabalarken karşımıza mutlaka çıkacak bir basamak olarak görmektir.
-> Eşitsizlik, toplumdaki genel kural olduğunda, büyük eşitsizlikler hiç dikkati çekmez. Ancak her şey aşağı yukarı birbirinin dengi olmaya başladığında, en ufacık farklılıklar bile göze çarpar.
Alain De Botton Sözleri Uzun
-> Farklılıkları şakaya dönüştürememek, iki kişinin birbirlerini artık sevmediğine (en azından aşkın yüzde doksanını oluşturan çabayı göstermeyi artık arzu etmediğine) dair bir işaret sayılabilir.
-> Konuşacak kimse bulamadıkları için kaç kişinin yazar olduğuna, bu yüzden kaç kitap yazılmış olduğuna şöyle bir bakarsak, kitapçıların yalnız insanlar için gidilebilecek en iyi yer olduğunu anlarız.
-> Bu dünyanın meyveleri hepimizindir, dünya meyveleri ise hiç kimseye ait değildir! Bunu unutursak bittik demektir!’ diye haykırsa…İnsan soyu bugüne kadar yaşadığı onca suçu, savaşı, sefaleti ve korkuyu yaşamamış olurdu.
-> Gereksinimlerimiz psikolojik olduğu halde maddi şeylere, nesnelere yöneliyoruz. Kafamızı derleyip toplamamız gerekirken evimiz derli toplu görünsün diye raflar satın alıyoruz. Dost sıcaklığının yerini tutsun diye kaşmir hırkalar giyiyoruz.
-> Aşk, ortak hoşnutsuzlukları bulup çıkarmakla besleniyordu. İkimizde x’ten nefret ederiz, birbirimizi seviyoruz’a dönüşüyordu. Aşıklar, yani dolayısıyla suçlular olarak, birbirimize olan sadakatimizi, başklarına olan sadakatsizliğimizi ortaya koyarak kanıtlıyorduk.
-> Kıskançlığın en belirgin özelliği şudur: günlük hayatta onca eşitsizlikle karşılaşmamıza karşın herkesi kıskanmayız. Bazı kişilerin başarılı olmaları bizi hiç rahatsız etmezken, bazı kişilerin bizden çok az farklarla üstün olmaları bizi amansız sıkıntılara sokar, bizim için işkenceden beterdir. Çünkü aslında sadece benzeştiğimizi hissettiğimiz insanları, yani referans aldığımız grubun üyelerini kıskanırız. Bize en dayanılmaz gelen başarılar, sözde eşit olduğumuz kişilerin başarılarıdır.
-> İnsan psikolojisi ya da sahip olma sürecinin kendisi, bir tüketim malına sahip olmanın yol açacağı mutluluğu engelleyebilecek belli bazı yönler içerir; ancak örneğin bir araba reklamı bu yönlerimizle asla yüzleştirmez bizi. Araba reklamı, söz konusu araca bir süre sahip olduktan sonra onu unutup yeni şeylere sahip olma arzusuyla yanıp tutuşacağımızdan kesinlikle söz etmez. Bir şeyi yüceltmeye son vermenin en hızlı yolu ona sahip olmaktır; tıpkı bir insanı yüceltmeyi engellemenin en hızlı yolunun onunla evlenmek olması gibi.
-> Aslında her acı, bir şeylerin ters gittiğini gösteren bir işarettir. Sonuç, acıyı çeken kişinin zekasına ve zihinsel gücüne bağlı olarak iyi ya da kötü olabilir. Acıdan duyulan sıkıntı kişiyi paniğe de sürükleyebilir; onun, sorunun ne olduğu konusunda doğru bir analiz yapmasını da sağlayabilir. Haksızlığa uğrayan kişi gidip bir cinayet de işleyebilir, dünyayı sarsacak bir ekonomi kuramı da ortaya atabilir. Kıskançlık duyan insan tatsız biri haline de gelebilir, rakibiyle karşılaşmaya karar verip ortaya bir başyapıt da çıkartabilir.