André Gide Sözleri
André Gide’in yazıları bireysel özgürlüğün ve kendini ifade etmenin önemini vurgular. Toplumun koyduğu sınırları reddeden Gide, insanın kendini bulma yolculuğuna dair önemli bir figür olmuştur. Modernizm ve egzistansiyalizm gibi düşünce akımları üzerinde etkili olmuştur. Ayrıca homoseksüellik gibi dönemin tabu sayılan konularını da cesur bir şekilde ele almıştır.
1947’de kazandığı Nobel Edebiyat Ödülü, “derin psikolojik içgörüleri ve zengin sanatsal anlatımıyla insanlık kültürüne yaptığı katkılar” nedeniyle verilmiştir.
André Gide, bireysel özgürlük ve otantik yaşam temalarını edebiyatında işleyerek birçok yazara ilham vermiştir. Eserleri hâlâ çağdaş edebiyat eleştirileri ve felsefi tartışmalar için önemli bir kaynak olarak değerlendirilmektedir.
André Gide Sözleri Kısa
-> Gerçek aşk, insanı dönüştürür.
-> En güzel çiçek, en tez solandır.
-> İnsan, kendi gölgesinden kaçamaz.
-> Arzular! Hiç mi yorulmayacaksınız?
-> İnsanın hayatı, insanın hayalidir.
-> İnsana güvenen insanın vay haline.
-> Bilge kişi, her şeye şaşan kişidir.
-> Hayatın anlamı, sürekli arayıştadır.
-> Hayat, yalnızca yaşayarak öğrenilir.
-> Hiçbir şey, cesaretin yerini tutamaz.
-> Hayat yaşla değil, yaşamakla anlaşılır.
-> Her insan, kendi hikayesinin yazarıdır.
-> Açılmamış kanatların büyüklüğü bilinmez.
-> Hayat, sürekli bir yeniden başlangıçtır.
-> Gerçek mutluluk, basit şeylerde saklıdır.
-> İnsan öncelikle kim olduğunu anlamalıdır.
-> Her adım, bir sonraki adıma cesaret eder.
-> Özgürlük, yalnızca cesur olanlara açıktır.
-> Hayatın özü, belirsizliklerle barışmaktır.
-> Her İsviçreli kendi buzulunu içinde taşır.
-> İnsanoğlunun dünyayı çirkinleştirdiği doğru.
-> Kuşkular, mutluluğu bize haram etmeye yeter.
-> Yazık! En güzel yollar uçurumlarda bitermiş.
-> Kendine sadık kalmak, en zor ahlaki görevdir.
-> Düşüncelerimiz, korkularımız kadar sınırlıdır.
-> Aşk, insanın kendi sınırlarını aşma arzusudur.
-> İhtişam baktığın şeyde değil bakışında olmalı.
-> Gerçek özgürlük, insanın kendisi olabilmesidir.
-> Hayatın tadı, onun belirsizliklerinde saklıdır.
-> İyi bir başlangıç, yarı yarıya başarı demektir.
-> Hayat, ne kadar derin hissettiğinle anlam bulur.
André Gide Kitap Alıntı Sözleri
-> Bir kadınla tartışılmaya başlandı mı kaybedilir.
-> İyileşmenin ilk koşulu bu iyileşmeye inanmaktır.
-> Anı yazmak, ölümün elinden bir şey kurtarmaktır.
-> Yazanlar öylesine çok, okuyanlar öylesine az ki!
-> Hayat, insanın sınırlarını keşfetme cesaretidir.
-> Öfke, aklın alevini söndüren büyük bir rüzgardır.
-> İhtişam baktığın şeyde değil, bakışında olmalıdır.
-> Kendi içindeki karanlığı kabul eden, ışığını bulur.
-> En acınacak kurbanlar, dalkavukluğun kurbanlarıdır.
-> Aşk, insanın kendini unutarak yeniden keşfetmesidir.
-> Kendi içine bakmadan başkalarını anlamak imkânsızdır.
-> Aptal görünmeye cesaret etmek, büyük bir akıllılıktır.
-> Kendi yolunda yürümek, yalnızlığı göze almak demektir.
-> Ağlamak isterdim ama, yüreğim bir çölden daha çoraktı.
-> Hiçbir şey, insanı kendi tutkuları kadar körleştiremez.
-> Gerçek bilgelik, yalnızca yaşanmış deneyimlerden doğar.
-> Nice hastalıklar vardır, elde olmayanı istemekten gelir.
-> Her şey değişir; değişime direnmek, sadece acıyı artırır.
-> Kendi içindeki korkularla yüzleşmeyen, asla özgürleşemez.
-> Dünyanın en iyi eğitimi bile kötü içgüdüleri yenemiyordu.
-> İnsan, kendi içinde savaşmadan dış dünyada barış bulamaz.
-> Gerçek zenginlik, sahip olduklarında değil, arayışındadır.
-> Bir soruyu kaçırırsanız, cevabı bulduğunuz anlamına gelmez.
André Gide En Çok Beğenilen Sözleri
-> Kendine inanmak, hayatta atılacak ilk ve en önemli adımdır.
-> Kendi içindeki sessizliği dinlemeyi öğrenen, hakikati bulur.
-> Hiçbir yol, kişinin kendi cesaretinden daha sağlam değildir.
-> Gerçeği arayanlara güven ve onların bulduklarından şüphe et.
-> Bir şeyi gerçekten anlamak, onu tümüyle kabul etmek demektir.
-> Kendini tanıyan kişi, dünyayı tanımaya bir adım daha yakındır.
-> Hiçbir şey, insanı kendi gerçeğinden daha çok özgürleştiremez.
-> Hiçbir şey, insanın kendine duyduğu güven kadar güçlü değildir.
-> Başkalarının onayına ihtiyaç duymayan kişi, gerçekten özgürdür.
-> Hayat, insanın ne kadar uzağa gidebileceğini keşfetme sanatıdır.
-> Gerçeği arayanlara inanın. Bulduklarını iddia edenlerden çekinin.
-> Karanlığa küfretmektense, bir küçük ışık yakın, daha iyi edersiniz.
-> Özgürlük, başkalarının düşüncelerinden bağımsız düşünme cesaretidir.
-> Yaşam, çok zalim bir öğretmendir.önce sınav yapar, sonra dersi verir.
-> İnsan, kendisini hiç bulamayacağı korkusuyla yalnız kalmaktan korkar.
-> Yapmadığın hatalardan pişman olmak, yaptıklarından daha acı vericidir.
-> Kıyıyı gözden kaybetmeye cesaret edemeyince insan okyanusu keşfedemez.
-> Yaşıyorlar, yaşar gibiler, ama yaşadıklarını bilmeyen bir halleri var.
-> Kendi içine bakmadan başkalarını anlamaya çalışmak, nafile bir çabadır.
-> Kendi içindeki ışığı bulamayanlar, başkalarının gölgesinde kaybolurlar.
-> İnsan, kıyıyı gözden kaybetme cesareti olmadan yeni denizler keşfedemez.
-> Başkalarına örnek olmaya çalışmak, kendi yolunu kaybetmenin ilk adımıdır.
-> Başkalarının yolunda yürüyenler, asla kendilerine ait bir yol bulamazlar.
-> Hayat, cesur olanları ödüllendirir; korkakları ise sessizliğe mahkûm eder.
-> Hayatımızın en kararlı eylemleri çoğu kez hiç düşünmeden yaptıklarımızdır.
-> İnsan, kendi varoluşunun sınırlarını keşfetmeden gerçek mutluluğa ulaşamaz.
-> Kendi kendinin mutluluğuna engel olmak yolunda insan fevkalade beceriklidir.
-> Kendi kendinin mutluluğuna engel olmak yolunda insan fevkalade beceriklidir.
-> İnanç, şüphe ile yan yana var olabilir; çünkü ikisi de hakikatin arayışıdır.
André Gide Sözleri Tumblr
-> Kıyıyı gözden kaybetmeye cesaret etmedikçe insan, yeni okyanuslar keşfedemez.
-> Mutluluk, bir amaca sahip olmaktan ve o amaca ulaşmak için çalışmaktan gelir.
-> Herkesin ‘hile’ yaptığı bir dünyada, ‘gerçek insan’ bir şarlatan gibi görünür.
-> Ama bence alçak gönüllülüğü, değerli birini sevmek kadar hiçbir şey öğretemez.
-> Kendi doğrularını bulmak, başkalarının yanlışlarını eleştirmekten daha zordur.
-> Yükümüz ne kadar ağır ve zahmetli olursa, ruhumuzu o oranda eğitir ve yüceltir.
-> İnandığın şeyi yaşamak, ona yalnızca inanmakla yetinmekten daha cesur bir seçimdir.
-> Başka birinin sizin kadar iyi yapabileceği bir şeyi bırakın o yapsın, siz yapmayın.
-> Her türlü kötülüğü yapmaya muktedir iken, kötü bir şey yapmamak: İşte, budur iyilik.
-> Ruhumuz bir değer kazandıysa, başka ruhlara göre daha candan tutuştuğu için kazandı.
-> Olmadığın biri olarak sevilmektense, olduğun biri olarak nefret edilmek daha iyidir!
-> Yüklendiğimiz vazife ne kadar zahmetli olursa, ruhumuzu o nispette eğitir ve yüceltir.
-> İnsanın kendine söylediği yalanlar, başkalarına söylediği yalanlardan daha tehlikelidir.
-> Öyleyse sen, umutsuz bir aşkı, insanın uzun süre yüreğinde saklayabileceğine inanıyorsun?
-> Gündüzlerin sıkıcı uzunluğunu ve dayanılmaz boşluğunu aldatmak için öğlenleri yatıp uyuyorum.
-> Güzel geleceği bekleyerek görkemli gençliklerimizi eskitiyorduk, işte burada hata yapıyorduk.
-> İnsan yalnız tek bir istemeli ve durmadan hep onu istemeli, o zaman onu elde edeceğimizden emin olabiliriz.
-> Arkadaş, insanların sana sundukları gibi benimseme yaşamı. Yaşamın daha güzel olabileceğine inandır kendini.
-> Kimse kendine benzemiyor. Herkes bir kalıp seçiyor, ona özeniyor; tamamıyla seçilmiş bir kalıbı kabulleniyor.
-> Umutsuzluk nedeniyle korkup kaçma. Umut umutsuzluğun ötesindedir. Aş, yürü, geç onu. Karanlık geçidin ötesinde, ışık bulacaksın.
-> Platon’un anlattığı, hiçbir tasın içinde alıkonulamayan Ameles kaynağının suyunu andırır. Her an, getirdiği her şeyi alıp götürür.
-> Kitabım kendisinden çok, kendi kendinle ilgilenmeyi öğretsin sana. Sonra kendi kendinden çok, kendi dışında kalanlarla ilgilenmeyi…
André Gide Sözleri Uzun
-> Sanat gösterilerinde bulunanlardan sakın. Gerçek sanatçı ne kırmızı yelek giyerek dikkati çeker, ne de isteyerek sanatından söz eder.
-> İnsan kendini sürükleyeni isteyerek izlediği vakit bağını superguzelsozler.com hissetmez; ama direnmeye, uzaklaşarak yürümeye başladığı vakit çok acı çeker.
-> Çok yapılan tenkit ve çıkışlar şiddetini kaybeder. Tıpkı bir tanesi insanın ayağını acıtan çakıl taşının, pek çoğunun üzerinde yüründüğünde tesirini kaybetmesi gibi.
-> Her dalganın çekilişindeki güzellik kendisinden öncekinin çekilişine borçludur; her çiçek kendi meyvası uğrunda solmak zorundadır; meyva da düşmedikçe, ölmedikçe, yeni çiçekleri sağlayamaz. Bahar bile kışın yasından hız alır.
-> İnsanoğlunun arada sırada uydurmaya bayıldığı hayali itirazlar olmasa her şey ne kadar kolay yoluna girerdi. Çocukluktan beri yapmak istediğimiz bir sürü şeyi yapmaktan, sadece etrafımızdakiler bu işi yapamaz? dediği için, kim bilir kaç kere vazgeçmişizdir.
-> Sadece anlamlı olanı, kesin net olanı, gerekli olanı göstermeye, doğal olanı seçip sergilemeye itina gösterdim. İşte burada zeki okuyucu, bizzat kendisi ilave ve çıkarmalar yaparak eksikliği giderecektir. İşte ben buna “okuyucu ile işbirliği” adını veriyorum.
-> Yerinmeler, acınmalar, pişmanlıklar, arkadan bakınca geçmişin sevinçleridir. Geriye bakmayı sevmem ve geçmişimi uzaklarda bırakırım, tıpkı bir kuşun uçmak için gölgesini terk etmesi gibi. Her sevinç bizi bekler hep; fakat her zaman yatağı boş bulmak, yalnız olmak ve kendisine bir dul gibi gelinmesini ister. Her sevinç, günden güne bozulan çölün kudret helvasına benzer.
-> Güçlü olmak istedim ve Tanrı beni güçlendirmek için zorluklar yolladı. Başarı istedim ve Tanrı bana çalışmam için zeka ve kas gücü verdi. Cesaret istedim ve Tanrı bana üstesinden gelmem gereken sorunlar verdi. Sevgi istedim ve Tanrı bana yardımcı olmam için sorunlu insanlar yolladı. İyilik istedim ve Tanrı bana fırsatlar yolladı. İstediğim her şeyi elde edemedim; ama ihtiyaç duyduğum her şeyi elde ettim.